Birikti - Duruldu - Süzüldü

PİSA PROJESİ

Pisa Projesi derken İtalya’nın Pisa şehrindeki ünlü Pisa Kulesi değil konumuz. İtalyan kadınların savaş dönemindeki yokluğun zorlamasıyla buldukları, son yılların moda hamur işi yiyeceği Pizza hiç değil.

“Açılımı ‘Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı’ olan PISA, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından üçer yıllık dönemler hâlinde, 15 yaş grubundaki öğrencilerin kazanmış oldukları bilgi ve becerileri değerlendiren bir araştırma projesidir.”1

15 yaşındaki gençlerin matematik okuryazarlığı, fen okuryazarlığı, okuduğunu anlama ve problem çözme becerileri ölçülüyor. Sorular yalnızca çoktan seçmeli olmuyor; karmaşık çoktan seçmeli, açık uçlu, kapalı uçlu olabiliyor.

Pisa projesinin amacı Pisa 2012 Araştırması Ulusal Nihai Raporu’nda “Pisa’yı Anlamak” adlı bölümde açıkça belirtilmiş.2

“PISA araştırması OECD ülkelerindeki 15 yaş grubu öğrencilerin zorunlu eğitim sonunda, katılacakları günümüz bilgi toplumunda karşılaşabilecekleri durumlar karşısında ne ölçüde hazırlıklı yetiştirildiklerini belirlemek amacıyla geliştirilmiştir. PISA, bu hazır bulunuşluk durumunu ‘okuryazarlık’ olarak adlandırmaktadır. Ölçülmeye çalışılan nitelik, öğrencilerin okulda müfredat kapsamında ele alınan konuları ne dereceye kadar öğrendikleri değil, gerçek hayatta karşılaşabilecekleri durumlarda sahip oldukları bilgi ve becerileri kullanabilme yeteneği, öğrencilerin düşüncelerini akıl yürütme ve okulda öğrendiklerini okuma becerileri ile birlikte fen ve matematik kavramlarını kullanarak etkin bir iletişim kurma becerisine sahip olup olmadıklarıdır.”

OECD’nin resmi sitesinde Pisa Projesi için ayrılan bölümde oldukça ayrıntılı bilgiler var.3 Öğrencilerin başarılarının ölçülmesiyle ilgili eğlenceli bir video4 izlenmeye değecektir.

2000 yılında başlayan projeye Türkiye 2003 yılında katılmış. 2012’deki uygulamaya OECD üyesi olan 34 ve üye olmayan 31, toplam 65 ülke katılmış. Sonuçlar 2013’te OECD tarafından ayrıntılı raporlarla açıklanmış. Bakanlık 2015 yılında yani uygulamadan 3 yıl sonra Pisa 2012 Araştırması Ulusal Nihai Raporu’nu yayınlamış.

En son olarak Nisan-2015’te OECD’ye üye 34 ve üye olmayan 30, toplam 64 ülkede araştırma yapılmış. 2015 için ağırlıklı konu Fen Bilimleri Okuryazarlığı olarak belirlenmiş. 2016 yılının başında sonuçlar OECD tarafından açıklanmış ancak ayrıntılı raporlar için 2017’yi beklemek gerekecek.

OECD raporundan sonra Pisa Projesi’ne katılan ülkeler kendi raporlarını oluşturuyorlar. Elde edilen sonuçları değerlendirerek öğretim politikalarındaki aksayan unsurları saptıyorlar, yapılması gereken değişiklikleri planlıyorlar.

Son yıllarda basında ve özellikle sosyal medyada Pisa’dan çokça söz edilmekte. Çünkü Türkiye ilk katıldığı 2003’ten beri 34 OECD üyesi ülke arasında 31. sıradan bir türlü ileriye geçememişti. Toplam katılımcı 65 ülke arasında ise araştırma alanlarına göre 42-45. sıralara demir atmış durumdaydı. 2015’te çok az da olsa iyileşme belirtileri ortaya çıkmış.

“OECD tarafından açıklanan PISA 2015 sonuçlarına göre Türkiye hafif kıpırdanma gösterdi. Okuma becerilerinde 5 basamak yükselerek 64 ülke arasında 37’nci olan Türk öğrenciler, matematikte 45, bilimde ise 41’inci sırada yer aldı.”5

2012 sonuçlarına göre okumakta 5 ve bilimde 2 sıra ilerleme sağlanmış ancak matematikte 1 sıra geriye düşülmüş. Bu durum basında Türkiye’nin çözemediği matematik olarak tanımlandı.6

Özellikle bazı sorularda sıfır çekilmesi içler acısı. 2012 Pisa Matematik testinde Türkiye’den hiç bir öğrencinin çözemediği soru basında ve sosyal medyada yer almıştı. Aynı soruyu araştırmaya katılan diğer ülkelerin öğrencilerinin %37’si çözmüşler.7 İlginç değil mi?

Bilgi edinme becerilerini geliştiremeyen öğrencilerimiz ne yazık ki elde ettikleri bilgileri de yorumlayabilecek ve önlerine gelen bir problemde uygulayabilecek yetkinlikte değiller. Varsa yoksa 4-5 sonuçtan birini seçmek üzerine kurulu bir öğretim sisteminin kurbanları oldular. Biraz önde parlayanları ise belleğinin gücüyle bilgileri ezberlemekten öteye geçemiyor.

Çağımız her ne kadar “Bilgi Çağı” olarak adlandırılarak bilginin önemli bir güç olduğu vurgulansa da ezberlenmiş bilgi hareketsiz bir kamyon üzerindeki yükten farksızdır. Kamyon yükünü çeşitli yollardan geçirerek alıcısına ulaştırabiliyorsa taşıdığı yük değerlenir. Benzer biçimde bilgi de beynin kıvrımlarından önümüze çıkabilecek çeşitli sorunlara çözüm veya sorulara yanıt sağlamak üzere kullanılabiliyorsa anlam kazanacaktır.

Geçtiğimiz ay içerisinde konuğumuz olan matematik öğretmeniyle söyleşirken Pisa konusu açıldı. “Öğretmenler Pisa araştırmasındaki sorularla ilgilenip, öğrencilerinin bu tür soruları çözebilecek düzeye gelmesi için çalışma yapmalılar. Ben pek duymadım ancak sizin de bu yönde çalışma yapan bir öğretmen tanıdığınızı sanmıyorum” dedim. İstanbul’un gözde okullarından birinde görev yapan yılların deneyimli öğretmeni bu sanımı onayladı.

Öğrenci; ‘Neden bu soruları çözen çıkmamış?’, ‘Neden Türkiye hep geride diye haberler çıkıyor?’, ‘Bu araştırmalarda sorulan sorular nelerdir?’diye öğrenmeye kendiliğinden istek duyuyor mu?

15 yaşında olması gerekmez. Üniversitede okuyanlar dahil öğrencilerden söz ediyorum. Çevrenizde bu soruları elde edip çözenine rastladınız mı?

Aileler çocuklarını okula, dersaneye gönderip çuvalla harcama yapıyorlar. Birçok şeyi çocukları için gönüllü olarak gözden çıkarmaya hazırlar. Şimdi de ailelere soruyorum: Çocuklarınızın öğretmenleri bu türlü soruları çözebilecekleri bilgi ve becerileri kazandırıyorlar mı? Hiç rastladınız mı ya da siz veli toplantılarında sordunuz mu?

Pisa’nın ne önemi var? Biraz abartılıyor denebilir. Pisa projesi bir ayna gibi eğitim öğretim sisteminin topalladığını bizlere yansıtıyor. Küreselleşen dünyada çoğunlukla yarışılacak, zaman zaman da işbirliği yapılacak gençler yalnızca ülkemizdekiler değil, tüm dünya üzerinde yaşayan gençler olacak. Ne yazık ki ülkemizin elde ettiği ortalama sonuçlar hem OECD ülkelerinin, hem de tüm katılan ülkelerin ortalama puanlarından düşük. Ortayı tutturabilmekte bile zorlanan gençlerimiz bu küreselleşmiş dünyada rakipleriyle nasıl kapışabilecekler?

T.C. Dışişleri Bakanlığı yayınlarında ilk kez katıldığımız 2003 Pisa testleri sonucunu değerlendiren bir yazıda özellikle, çok başarılı olan Finlandiya’nın öğrencileri, öğretmenleri ve öğretim sistemi hakkında bilgiler verilmiş. Bizdeki öğretim sistemiyle karşılaştırmakta yarar var.8

Pisa’dan söz eden herkes Türkiyenin yıllardır yerinde saydığından, ülkeler sıralamasında ön sıralara yükselemediğinden söz ediyor. Ancak bu araştırmada ne tür sorular sorulduğunu merak edip soruları araştırana rastladınız mı?

Araştırma OECD’nin ülkenin her bölgesinden rastgele seçtiği okullarda uygulanıyormuş. O okullardaki öğretmenlerin ve yöneticilerin konu hakkında bilgileri olduğunu varsayıyoruz. Uygulama yapılmayan diğer okullardaki yöneticiler veya uygulama yapılmayan şehirlerdeki MEB sorumluları hiç bu soruları araştırıp çözmüşler mi?

İlgilenenler bakanlığın sitesinden açıklanan soruları indirerek inceleyebilirler.9 Soruların 15 yaşındaki öğrenciler için bile çok kolay olduğu görülecektir. Sorun, öğrencilerin soruları tam olarak anlayamamasından ve dağarcıklarındaki bilgileri soruya yanıt oluşturabilecek biçimde kullanamamalarından kaynaklanıyor.

Soruların oluşturulduğu alanlardan, toplumumuzun geleceği bakımından karamsarlık yayan hangisi biliyor musunuz? Okuduğunu anlama becerisi. Sakın yanlış anlaşılmasın: Yabancı dilde değil, kendi dilinde… Hem az okuyan hem de okuduğunu anlamakta zorlanan bir kuşak geliyor ve kimsenin umurunda değil.

Zaten birbirini dinlemekten, anlamaktan uzak bir toplumuz. Yetmiyormuş gibi üzerine; tüketimi ön planda tutan, bizim kuşaklarla karşılaştırıldığında bireyselleşmesi daha çok bencillik üzerine kurulmuş ve okuduğunu anlamadığı araştırmalarla ortaya konmuş bir kuşak geliyor. Varın gerisini siz düşünün!


Emrecan Büyüktermiyeci20 Ağustos 2016



  1. Pisa Türkiye resmi web sitesi
  2. PISA 2012 Araştırması Ulusal Nihai Raporu
  3. OECD resmi sitesi Pisa Hakkında
  4. PISA – Measuring student success around the world
  5. Okumayı söktük, yine matematikten çaktık
  6. Türkiye’nin çözemediği matematik
  7. Türk öğrencilerin çözemediği soru
  8. Finli Öğrencilerin PISA Test Sonuçlarından Elde Ettikleri Başarının Ardında Yatan Nedenler:
  9. Açıklanan sorular

⇈ Yukarı ⇈

Kaçınılamayan Haksızlıklar   ⇇ Önceki Yazı Sonraki Yazı ⇉   Tam Buğday Ekmeği